Şampiyonlar Ligi çeyrek final kuralardan önce bütün takımlar Fenerbahçe'yle eşleşmek istiyordu. Forumlarda Fenerbahçe istenen takım kategorisinde açık ara öndeydi. Ne diyelim, Chelsea'ye kısmetmiş.
Şimdi herkesin kafasında aynı soru var. Eler miyiz?
İki takımın forvetlerini alt alta yazalım:
Drogba, Shevchenko, Anelka
Kezman, Semih, İlhan Parlak
Sevilla'nın kanatlarından çok daha korkutucu forvet oyuncularına sahip olduklarını kabul etsek iyi olur. Ama nasıl Liverpool Şampiyonlar Ligi'nde Premier Lig'dekinden daha başarılıysa, Chelsea'de de tam tersi bir durum söz konusu. Hatta bu yıl ligde de işler istedikleri gibi gitmiyor.
Şampiyonlar Ligi'nde oynadıkları 8 maçta 12 gol atmış 2 gol yemişler.
12 golün 4'ü Drgoba'dan gelmiş.
Premier ligde lider Arsenal'in 5 puan gerisindeler.
Avrupa'da henüz kupa kaldırmadılar.
Fenerbahçe'ye elenirlerse Grant o gün işsiz kalır.
Abramovich Şampiyonlar Ligi şampiyonu olmayı kafasına takmış durumda.
Zor bir kura oldu. Ama hiçbir şey imkansız değildir.
Yarın gazetelerde Anelka Fenerbahçe'yi Chelsea'lilere ispiyonluyor, yok efendim Zico Chelsea'yi izlemeye gitmiyor haberleri görürseniz alıcılarınızın ayarıyla oynamayınız. O gördükleriniz gerçek! Bu arada Zico Chelsea'yi izlemek isterse İngiltere'ye kadar yorulmasın bizim eve gelebilir.
2 yorum:
forvet konusuna alt alta yazilacak forvetlerimizin sunlar olmasi gerekirdi bence;
Semih - Alex - Deivid.
ben kezmanin takimin oyununu karsi sahaya yikmasini engelledigini dusundugum icin onu yazmadim ama herhalde o ilk 11 baslayacak, semihin yerine onu yazabiliriz.
yukarida bahsettigim uc oyuncu sanirim terazinin FB kefesini bir miskal de olsa ağırlaştırabilir.
bence cekilebilecek en iyi ingiliz takimi chelsea idi.. "bireysel yildizlarla nereye kadar ?" tanimi sanirim biraz komik biraz da duygusal bir yaklasim olacak bu eslesme icin.. ama chelsea gercekten takim oyunu oynamayan tek ingiliz ekibi belki de son sekiz icerisinde.. birebir kaleci-defans-orta saha-forvet eslesmelerinin bu tip buyuk turnuvalarda pek gecerli oldugunu dusunmuyorum.. zira aldiklari transfer ucretlerinin futbolcularin kalitesi ile dogru orantili olmasi her ne kadar sinir bozucu olsa da avrupa'da bir kimlik bir ruh kazanmis Fenerbahçe'nin ulkemizi sevince bogacagi umudunu kuvvetle tasiyorum.. umuyorum ki stanford bridge'deki mactan sonra Saracoglu'ndaki moda tezahuratin son dizesi gibi "Fenerbahçeli olmanin gururu bizlere yeter! diyebiliriz ve Ç harfini avrupali dost ve dusmanlarimiza ogretebiliriz !
Yorum Gönder